Bir şeyler yazarken ya da çizerken silgi bir zaruriyetin aksine çoğu zaman olmaması gerekendir. Olması gereken olması gerektiği dökülür kalemden. Hata diye gördüklerimiz kâğıtta bıraktığı izin üzerine doğrularını yapmamız gereken yok olası ayrıntılar değildir çoğu zaman. Bütünün içinde akışa bırakırken kendini bütünün bir parçası olan olması gerekendir. Devam eden her şeye yön verendir. Karşımıza alıp baktığımızda olmazsa olmazdır belki de. Delicesine yok etmeye çalıştığımız karşılaştığımız zaman ne yana kaçacağımızı şaşırdığımız birer kâbus olarak üzerinize çöken… Gerçek olması için dualar ettiğimiz ışık ışık rüyalardır belki de. Korkmamalıyız hatalardan, asla korkmamalıyız. Başarı; hatalardan korkanların kaçanların değil, hatalarla birlikte var olanlarındır.
24 Nisan 2022 Pazar
HATALARIMIZ MI BAŞARILARIMIZ MI?
Bir şeyler yazarken ya da çizerken silgi bir zaruriyetin aksine çoğu zaman olmaması gerekendir. Olması gereken olması gerektiği dökülür kalemden. Hata diye gördüklerimiz kâğıtta bıraktığı izin üzerine doğrularını yapmamız gereken yok olası ayrıntılar değildir çoğu zaman. Bütünün içinde akışa bırakırken kendini bütünün bir parçası olan olması gerekendir. Devam eden her şeye yön verendir. Karşımıza alıp baktığımızda olmazsa olmazdır belki de. Delicesine yok etmeye çalıştığımız karşılaştığımız zaman ne yana kaçacağımızı şaşırdığımız birer kâbus olarak üzerinize çöken… Gerçek olması için dualar ettiğimiz ışık ışık rüyalardır belki de. Korkmamalıyız hatalardan, asla korkmamalıyız. Başarı; hatalardan korkanların kaçanların değil, hatalarla birlikte var olanlarındır.
GERÇEK OLAN
“Peki sen nasıl böyle kalabildin?” diye sordu, teninin
değmediği çiçek kalmayan adam. Ve devam etti, el değmemiş bir çiçek gibi. Kadın
anlayamadı o an, anlayamazdı. Çokça zaman geçti üzerinden. Belki onlarca belki
yüzlerce yıl belki de tek bir saniye… Kimse bilmez. Ama geçti. Zaman; kanatarak,
öğreterek geçti. Akrep yelkovanı kovaladı, kadın yakalamasını bekledi. Aşk… Tüm
gerçekliği alt üst etmişti. Akrep yelkovanı yakalayamadı. Kadın adama
kavuşamadı. Adam o adam olamadı. Düşüverdi kadının ellerinden, tutmak için çok çabalamıştı.
Paramparça oluşuna tanık oldu kadın. Eğildi, toplamak istedi, her bir parçası
ayrı bir yerini kanatırken. Gözleri görmedi, görmek istemedi. Aşk, kendi
gerçeğini yaratmıştı çoktan. Fakat aslolana karşı koyacak kadar güçlü değildi.
Gerçek olan kendi yüreğiydi. Geri kalan her şey bir kar tanesinin eriyişi gibi
eriyivermişti avuçlarında. Işıklar sönmüş, perde inmiş, sahne son bulmuştu…
3 Nisan 2022 Pazar
KAYIP ZAMANLAR
İnsan bir başka insanı tanıyabilir mi? İnsan kendini bile tanıyamaz. En tutkulu aşkların ardından kalan yalancı bir dokunuş, uzak bir teğet geçişten başka ne olabilir? Hep daha yakına varmaya çalışırken hapsolduğumuz uzaklıklar kucaklar bizi. Atılan her adımın bir karşılığı vardır uzaklıklarda. Yakına varmak için attığımız her adım sonsuzlukta bulur eşini. Uzaklıklar yakın yakınlar uzaktır. Ne göz görür ne kalp hisseder. Öylesine bir savruluştur yaşamaktır.
Kaydol:
Yorumlar (Atom)
YENİ HAYAT
Yeni evde ilk gün… Penceremi sonuna kadar açtım, göğü doldurdum odama, her bir yıldıza ayrı bir dileğimi emanet ettim. En güzel dualarımı bu...
-
Bazen… Satırlarımı tek düzeliği yıkan bir kelime ile başlatmanın en doğrusu olduğuna karar verdim. Zira bu gün doğan gün, hayatlarımızın v...
-
Bir mumun alevine fısıldıyorum...O beni duyuyor, ben onu dinliyorum. Yanışından muzdarip, kırgın bir iç çekişle selamlıyor beni. Ben kırıl...
-
Yaşamak attığımız tek bir adımı bile geri alamadan yürüdüğümüz bir yol. Nerede engebe nerede çukur göremediğimiz derinliğini yüksekliğini an...
